Falaka Kitap Özeti

  • 04 Haziran 2016
  • 413 kez görüntülendi.
Falaka Kitap Özeti

Falaka Kitap Özeti

Her sabah çarşı camiinin arkasındaki harap zaptiye ağırlarının önünden bir serçe sürüsü gibi cıvıldayarak geçerdik. Mektep biraz daha ileride alçak duvarlı oldukça geniş bir avlunun ortasındaydı.Bir katı etrafında yükselen büyük kestane ağaçlarının birbirine karışmış koyu gölgeleri,bütün çatısını kaplardı.Biz daha avlunun kapısından girmeden hoca efendinin bulunup bulunmadığını şöyle bir bakar anlardık. Abdurrahman Çelebi gelmiş mi be? Gelmiş gelmiş.Hoca içeri girdiğinde önünde top yavrusu tuhaf bir tüfek gibi siyah kayışlı ağır  falaka asıllı duruyordu.Aradan birkaç gün geçti hoca efendi çocuklara kuran dersi vermeye başladı.Hoca Efendi ders anlatırken birden uyuya kaldı.Çocuklar çok gürültü yapıyorlardı.Gürültü yaptıkları için hoca efendiyi uyandırmışlardı.Hoca Efendi çocuklara çok kızdı.Hepinizi

 çekeceğim dedi.Hoca Efendi çocuklardan birine git camiden kalfayı getir buraya.Beş dakika sonra kalfa geldi.Kalfa çocuklara göz kulak olmadığı için hoca efendi kalfaya çok sinirli bakıyor,sanki onu dövecekmiş gibi.Sonra hoca efendi yanında bulduğu sopayla kalfaya vurmaya başladı.Hoca Efendi kalfayla kavga ettiğinde   yapıyorlardı.Hoca Efendi hepsini sıra dayağına çekti.Bundan sonra hoca efendi hapşıranlara ceza olsun diye sıra dayağına çekiyordu.Çocuklarda hapşırmış gibi yapıyorlardı.Hoca Efendi çok sinirlenmişti.Kim hapşırırsa şart olsun ki öldürene kadar döveceğim dedi.Herkes eve dağıldı öğle arası oldu.Öğleden sonra çocuklar kuran kursuna gelmeye başladılar.Bir baktık ki hoca efendi yine uykuya dalmıştı.Aralarından bir çocuk  ayağa kalkıp işaret parmağıyla susun dedi.

Birden çocukların sesi kesildi.Hepsi ne yapacaklarını düşünüyordu.En önde oturan çocuk hocanın masasının altında kapağı açık duran  bir tabaka kadar büyük enfiye kutusuna ilişmişti.Yürüdüm ayaklarıma basarak yaklaştım kutuyu aldım.İçindeki enfiyeyi cüzümün içine boşaltım.Kutuyu yine açık olarak yerine bıraktım.Diğer çocukları çağırdım.Çocuklar, hocanın masasının altında bir kutu var.İçinde enfiye var.Bütün çocuklar kutunun etrafına toplandılar.Sonra çocuklardan biri hapşırdı.Hoca Efendi uyandı.Çocuklar gülüyordu hoca efendi hemen masanın altına baktı.İçinde enfiye yoktu.Hoca Efendi çocuklara  kim aldıysa söylesin ,şart olsun gebertirim.Çocuklar hep bir ağızdan şart olsun haberimiz yok.Pekala şimdi ben size gösteririm.Demek ki kim hapşırırsa o almış demektir.Şart olsun onu falakaya çekeceğim.

Gebertinceye kadar döveceğim.Kazayla hapşıracağız diye hepimizin ödü kopuyordu.Hoca Efendinin öfkesi bir türlü geçmiyordu.Birkaç gün geçtikten sonra hoca efendi hala bunları tekrar ediyordu.Birden çocukların hepsi hapşırdı.Hoca Efendi demek ki hepiniz bu  enfiye saklamışsınız.Hoca Efendi hepsini sıra dayağına çekti.Çocuklar hoca efendiye yemin ettiler,bir daha hoca efendinin arkasından iş çevirmeyeceklerdi. Çocuklar artık kuran kursuna gelmiyordu.Hoca Efendi kuran kursunu kapatıp üzgün bir şekilde uzak diyarlara gitti.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ